Milli Edebiyat Döneminde Hikaye
Milli Edebiyat Döneminde Hikaye kapsamlı konu anlatımı yazımıza hoş geldiniz.
Milli Edebiyat Döneminde Hikaye konumuz müfredata uygun bir şekilde kapsamlı ve detaylı bir şekilde hazırlanmıştır.
Milli Edebiyat Dönemi Hikâye
- Milli konulara, tarihe, Anadolu’ya yönelmişlerdir. Örneğin Ömer Seyfettin’in “Kızıl Elma” hikâyesinde sanatçı tarihi bir olayı anlatırken Refik Halit “Hakk-ı Sükût” adlı hikâyesinde Anadolu’yu ve Anadolu insanını işlemiştir. Elbette ki sadece İstanbul’u ve aydın kesimi anlatan Servetifünun hikâyesinden sonra bu tema ve konu farklılığı bu dönem hikâyesini kendisinden önceki dönemlerden ayırır.
- Milli Edebiyat’a kadar her zaman roman hikayeden daha çok önemseniyordu.Bu dönemde özellikle Ömer Seyfettin’in çabalarıyla hikaye de değer kazanmıştır.Bunda Ömer Seyfettin’in bizzat hikâye ile uğraşmasının payı büyüktür.
- Toplumsal konularda eser verilmiştir.
- Halkın anlayabileceği, sade bir dille eserler yazılmıştır.
- Mekan olarak Anadolu seçilmiştir.
- Realizm akımından etkilenilmiştir.
- Hikayeler, genellikle Maupassant(olay hikayeciliği) tarzında yazılmıştır.
- Halka doğru ilkesiyle hareket etmişlerdir.
- Milli Edebiyatın en önemli iki hikâye yazarı Ömer Seyfettin ile Refik Halit Karay’dır.
- Hikâyelerde özellikle Arapça ve Farsça tamlamalardan kaçınılmıştır.
- Teknik yönden başarılı hikayeler yazılmıştır.
1)Ömer Seyfettin (1884-1920)
- Mili Edebiyat akımının ve modern Türk öykücülüğünün kurucularındandır.
- Edebiyat hayatına şiirle başlamış olan Ömer Seyfettin, daha sonra hikayeye yönelerek asıl kimliğini hikayede bulmuştur. İlk şiiri daha 14 yaşındayken yazdığı ve Servet-i Fünun etkilerinin hissedildiği “Lane-i Garam” adlı şiirdir.
- Ömer Seyfettin henüz hikaye yazmadan önce yazdığı türlerden biri de mensur şiirdir.Servet-i Fünun’da moda olan mensur şiir Ömer Seyfettin’in de dikkatini çeker. Toplam da 25 mensur şiir yazar. Bunların ilk ikisi “Çizgili Kağıt” ve “Neşide-i Garam”dır.
- “Genç Kalemler” dergisinin ilk sayısında yayımladığı “Yeni Lisan” makalesinde dil ve edebiyata dair görüşlerini açıklamıştır. Eserlerin safi Türkçeyle yazılması gerektiğini söylediği makale son derece önemlidir.
- “Maupassant” tarzı hikayeciliğin temsilcisidir.
- Ömer Seyfettin’in hikayeleri tezlidir. Ömer Seyfettin hikayelerinde Türk milliyetçiliğini savunmuştur.
Tezli eser: Bir ideolojiyi, bir düşünceyi ve bir kavramı savunmaktır.
- Ömer Seyfettin, hikâyeciliği meslek haline getiren bir sanatçıdır. Edebiyatımızda hikâye türünün gelişmesinde etkili olmuştur. 140 kadar hikâye yazmıştır.
- Hikâyelerinin konularını çoğunlukla gerçek yaşamdan almıştır. Bu hikâyelerinde yapmak istediği şey, milli bilinci uyandırmaktır.
- Toplumun aksak yönlerini mizah yoluyla eleştirmiştir. Batı hayranlığı içinde yozlaşmış züppe tipleri eleştirir.Efruz Bey romanında Efruz Bey’in kişiliğinde onun gibi olanları eleştirmiştir.
- Hikâyeleri genellikle beklenmedik biçimde sonuçlanır.
- Realizm akımının etkisinde kalmıştır. Hikâyelerinde gözleme önem vermiştir.
- Hikâyelerinde çok sade bir dil kullanmıştır. Günlük konuşma dilini kullanmıştır.
- “İlyada ve Kalevela” adlı destanları Türkçeye çevirmiştir.
- Hikâyelerinin konularını çocukluk anılarından, halk geleneklerinden, tarihi olaylardan, menkıbe, efsane, kahramanlıklardan ve günlük yaşamdan almıştır. “Kaşağı, İlk Namaz, And, Falaka” çocukluk dönemini, “Başını Vermeyen Şehit, Forsa, Topuz, Kızıl Elma Neresi ve Pembe İncili Kaftan” tarihi olayları konu edindiği öyküleridir. Türk milletine Balkanlar’da yapılan zulümleri de anlatır.
- “Beyaz Lale, Bomba, Hürriyet Bayrakları, Primo Türk Çocuğu” milli bilinci uyandırmak amacıyla Türkçülük düşüncesiyle yazdığı Balkan Savaşları ve Çanakkale Savaşı’nı ele alan öyküleridir.
- “Bahar ve Kelebekler” kadın konusunu ele alan hikâyedir.
- Perili Köşk, ev hayatını anlatan hikâyelerdendir.
- Bazı hikâyeleri doğrudan mizahla ilgilidir: “Yüksek Ökçeler, Koç, Külah, Mahcupluk İmtihanı”
Eserleri:
Hikâye: Falaka, Yüksek Ökçeler, Kızıl Elma, Bomba, Beyaz Lale, Gizli Mabet, Bahar ve Kelebekler, Yalnız Efe, Kaşağı, İlk Düşen Ak, Pembe İncili Kaftan, Harem, Yüzakı, Kurumuş Ağaçlar, Aşk Dalgası…
Roman: Efruz Bey, (Ashab-ı Kehfimiz (“içtimai roman” adını vermiştir)
Şiir: Şiirler (Doğduğum Yer)
Oyun: Mahçupluk İmtihanı
2)Yakup Kadri Karaosmanoğlu (1889-1974)
- Sanat yaşamına Fecriati’de başlamış, sonra Milli Edebiyat topluluğunda yer almıştır.
- Fecriati’den kısa bir süre sonra Yahya Kemal ile birlikte Nev-yunanilik (neo-klasisizm) akımına yönelmiştir.
- Abdülhamit ve Meşrutiyet Dönemi’ne ,işgal ve Kurtuluş Savaşı yıllarına tanıklık etmiştir.
- Yakup Kadri, Kadro dergisinin kurucusudur.
- Tanzimat’tan başlayarak 1950’lere kadar Atatürk Türkiye’sini eserlerinde anlatır.
- Romanlarındaki başlıca tema, Türk toplumunun yaşam tarzı ve sorunlarıdır.
- Romancılığıyla öne çıkmış; hikâye, anı, mensur şiir, makale, deneme ve tiyatro türlerinde de eser vermiştir.
- Eserlerinde Realizm akımından etkilenmiştir. Güçlü bir gözlemci yeteneği vardır.
- Hikayelerinde Maupassant tarzını benimsemiştir.
Eserleri
Roman: Yaban, Kiralık Konak, Sodom ve Gomore, Hüküm Gecesi, Ankara, Nur Baba, Panorama I-II, Bir Sürgün, Hep O Şarkı
Öykü: Bir Serencam, Rahmet, Milli Savaş Hikâyeleri
Mensur Şiir: Erenlerin Bağından, Okun Ucundan
Oyun: Nirvana
Anı: Zoraki Diplomat (elçilik anıları), Anamın Kitabı (çocukluk anıları), Vatan Yolunda (Kurtuluş Savaşı anıları), Politikada 45 Yıl (siyasi anıları), Gençlik ve Edebiyat Hatıraları
Monografi: Ahmet Haşim, Atatürk
Makale: İzmir’den Bursa’ya (Halide Edip, Falih Rıfkı Atay ve Mehmet Asım Us ile birlikte), Kadınlık ve Kadınlarımız, Seçme Yazılar, Ergenekon (iki cilt), Alp Dağları’ndan ve Miss Chaifrin’in Albümünden
3)Halide Edip Adıvar (1884-1964)
- Milli Edebiyat Döneminin tanınmış ilk kadın romancısı ve hikâyecisidir.
- İngiliz Dili ve Edebiyatı profesörüdür. Bazı eserlerini İngilizce yayımlamıştır.
- Eserlerinde 20. yy’ın başındaki Türk toplumunu kadın ve medeniyet konuları etrafında alır.
- Toplumumuzun en önemli sorunu Doğu-Batı veya eski-yeni çatışmasıdır.Sinekli Bakkal, Sonsuz Panayır ve Tatarcık romanlarında bu çatışmaları ele alır.Halde Edip, ne Doğudan ne de Batıdan yanadır, bir sentez oluşmasını ister.
- Halk ve halk kültürü konusunda da eserler kaleme almıştır.Halide Edip, halka yönelmeyi ve halk kültüründen yararlanmayı herkese tavsiye eder.
- Fatih ve Sultan Ahmet’te yaptığı mitingleriyle tanınır.
- Tasvir ve tahlilde başarılıdır. Tasvirleri realist nitelik taşır.
- Karakterleri bulunduğu çevreye göre konuşturur. Romanlarında gözlem önemlidir.
- Halkın anlayabileceği bir dille eser yazar.
- Dili özensizdir, eserlerinde basit dil yanlışları vardır.
Eserleri
Roman: Heyula, Raik’in Annesi, Seviye Talip, Handan, Yeni Turan, Son Eseri, Mev’ud Hüküm, Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye, Kalp Ağrısı, Zeyno’nun Oğlu, Sinekli Bakkal, Yolpalas Cinayeti, Tatarcık, Sonsuz Panayır, Döner Ayna, Akile Hanım Sokağı, Kerim Ustanın Oğlu, Sevda Sokağı Komedyası, Çaresaz, Hayat Parçaları
Hikâye: İzmir’den Bursa’ya (Yakup Kadri, Falih Rıfkı ve Mehmet Asım Us ile birlikte), Harap Mabetler, Dağa Çıkan Kurt, Kubbede Kalan Hoş Seda
Anı: Mor Salkımlı Ev, Türk’ün Ateşle İmtihanı
Tiyatro: Kenan Çobanları, Maske ve Ruh
İnceleme: İngiliz Edebiyatı Tarihi
4)Refik Halit Karay (1888-1965)
- Önce Fecriati’de, sonra Milli Edebiyat topluluğunda yer almıştır.
- Kahraman olarak “Anadolu kadınları, kasaba memurları, köylüler ve köy imamları”nı seçmiştir.
- Hikâye ve romanlarını üstün gözlem yeteneğiyle oluşturmuştur. Olay ve kişileri en ince ayrıntısına kadar yansıtmıştır. Kişilerin iç dünyasına pek eğilmez. Eserlerinde tasvirler de başarılıdır.
- Maupassant tarzı öykü tekniğini benimsemiştir.
- Mizah, eserlerinde önemli yer tutar. Toplumsal eleştiriye yer vermiştir. Kişilerin kurnazlık, çıkarcılık, dürüst olmayan özellikleriyle ilgili çözümlemeler yapar. Kişileri yaşadıkları sosyal çevreyle birlikte ele alır.
- “Kirpi” takma adıyla siyasal mizah yazıları yayımlamış, bunları “Kirpi’nin Dedikleri” adlı yapıtında toplamıştır.
- Romanlarının çoğunda aile kavramını ele almıştır.
- Refik Halit,yergi ve mizah ustasıdır.
- Öykülerinde Anadolu’nun sefaletini, geriliğini, asilliğini ve yüceliğini de anlatmıştır.
- Refik Halit, dil tekniği bakımından oldukça güçlüdür.
- “Kalem” ve “Cem” mizah dergilerinde Kirpi takma adıyla siyasi mizahi yazılar yazdı.Bu siyasi mizahi yazılarından dolayı Anadolu’ya sürgün edildi. Bu sürgün edildiği yıllarda “Memleket Hikayeleri”ni yazdı.Bu kitap Anadolu’yu anlatan ilk kitaplardan olmuştur.
- 1922’de “Aydede” mizah dergisini çıkardı.Dergide İstiklal Savaşı’nı ve Ankara hükümetini çok sert şekilde eleştiriyor ve alaya alıyordu.İstanbul’un düşman işgalinden kurtarılmasının ardından Beyrut’a kaçtı ve “Gurbet Hikayeleri”ni yazdı.
- Maupassant tarzı öykü tekniğini benimsemiştir.
- Sürgün sonrası dönemde daha çok romanla uğraşmıştır.
Eserleri
Roman: Yezid’in Kızı, Sürgün, Nilgün, Çete, Anahtar, Bugünün Saraylısı, İstanbul’un İç Yüzü, Sonuncu Kadeh, Yer Altında Dünya Var, Dişi Örümcek, İki Bin Yılın Sevgilisi, İki Cisimli Kadın, Karlı Dağdaki Ateş, Kadınlar Tekkesi
Öykü: Gurbet Hikâyeleri, Memleket Hikâyeleri
Oyun: Deli
Hiciv: Kirpinin Dedikleri, Guguklu Saat, Sakın İnanma-Kanma-Aldanma
Anı-Deneme-Fıkra: Bir Avuç Saçma, Agop Paşa’nın Hatıratı, Tanıdıklarım, Ay Peşinde
5)Halide Nusret Zorlutuna (1901-1984)
- Aruz, hece ve serbest ölçüyle yazdığı şiirleri vardır. En sevilen şiirleri hece ölçüsüyle yazdığı şiirler olmuştur.
- İlk önce aşk şiirleri kaleme alan sanatçı, daha sonra eserlerinde yurt güzelliklerine ve tarih bilincine yer vermiştir.
- Şiirlerinde mistik bir hava vardır.
- 1983’te “ümmül muharrirat” (yazarların annesi) ilan edilmiştir
- Şiir, roman, öykü türlerinde yazan sanatçı, “Git Bahar” şiiri ile tanınmıştır.
- Roman ve şiirlerinde kadın psikolojisi üzerinde durur..
- Şiirlerinde kendi yaşamına ait izlere yer veren sanatçı hüzünlü, lirik şiirler kaleme almıştır.
- Milli duygularla kaleme aldığı “Git Bahar” adlı şiiri ile tanınmıştır.
- “Ağla Bahar”, “Gel Bahar” ve “Geldi Bahar” şiirleri de döneminde çok okunmuştur.
- “Benim Küçük Dostlarım” kitabında öğretmenlikle ilgili anılarını anlatmıştır.
- “Bir Devrin Romanı” kitabında Kerkük’te geçirdiği çocukluk yıllarını anlatır.
Eserleri:
Şiir: Geceden Taşan Dertler, Yayla Türküsü, Yurdumun Dört Bucağı, Ellerim Bomboş
Roman: Küller, Sisli Geceler, Gül’ün Babası Kim, Aşk ve Zafer
Öykü: Beyaz Selvi, Büyük Anne, Aydınlık Kapı
6)Ebubekir Hazım Tepeyran (1864-1947)
- Yazı hayatına şiirler başlayan sanatçı, şiirlerini “Vilayet” gazetesinde yayımlamıştır.
- Uzun zaman devam eden devlet adamlığı süresince gözlemlerini birer öykü niteliğinde anlattı. Bunlardan bazılarını “Eski Şeyler” adı altında topladı.
- Tepeyran, yıllar önce bıraktığı şiire yeniden başlamış ve Türkçe şiirler yazmıştır.
- “Küçük Paşa” isimli romanıyla tanınır. Eser, gerçekçi bir köy romanıdır. Eserde, Orta Anadolu’da bir köyde geçen bir köylü kadının hayat hikâyesi anlatılır. Eserde Anadolu köyü nesnel ve gerçek çizgilerle tasvir edilir.
Eserleri:
Roman: Küçük Paşa
Hikâye: Eski Şeyler
Anı: Canlı Tarihler
Yaşam öyküsü: Zalimane Bir İdam Hükmü (Kendi yaşamını, başından geçenleri anlattığı bir eserdir.)
7)Reşat Nuri Güntekin (1889-1956)
- Anlatımda ve psikolojik tahlillerde başarılıdır.
- Eserlerini sade bir dille yazmış, konuşma dilinin canlılığını yansıtmayı başarmıştır.
- Eserlerinde yurdun çeşitli yerlerindeki olumlu-olumsuz görünümleri, yanlış Batılılaşmayı, batıl inanışları kişisel duygularıyla birleştirerek anlatmıştır. Bozulan insani değerleri ve ahlak yapısını işlemiştir.
- Eserlerinde mizah ögelerine, nükteye ve ince esprilere yer verir..
- Eleştirdiği tipleri acımasızca eleştirir.
- Realizm akımından etkilenir. Güçlü bir gözlemci yeteneği vardır.
- 20. yüzyıl Türk edebiyatının en büyük romancılarındandır.
Eserleri
Roman: Çalıkuşu, Dudaktan Kalbe, Akşam Güneşi, Acımak, Damga, Kızılcık Dalları, Eski Hastalık, Miskinler Tekkesi, Yaprak Dökümü, Ateş Gecesi, Bir Kadın Düşmanı, Gökyüzü.
Milli Edebiyat Döneminde Hikaye yazımız burada sona ermiştir.
Milli Edebiyat Döneminde Hikaye konumuzla ilgili ek çalışmalara ve sorulara buradan ulaşabilirsiniz.