Servet-i Fünun Döneminde Şiir
Servet-i Fünun Döneminde Şiir yazımıza hoş geldiniz.Konu müfredata uygun bir şekilde kapsamlı ve detaylı bir şekilde hazırlanmıştır.
Servet-i Fünun Döneminde Şiir
- Servet-i Fünun şairleri; ağır, kapalı ve sanatlı bir dil kullanmışlardır.
- Şiirde alışılmadık bağdaştırmalara yer verdiler. Örneğin: şehik-i tenhayi(yalnız hıçkırık), teb-i ümmid( ümit yarası), saat-i semenfam(yasemin renkli saatler) vb.
- Kırılgan duyarlıklarını belirtmek için aşırı heyecan ifade eden ki, ve, evet gibi edatlarla; of, ey gibi ünlemleri çok kullanmışlardır.
Elhan-ı Şita
Ey kulûbün sürûd-i şeydâsı, (ey kalplerin divane şarkısı)
Ey kebûterlerin neşîdeleri, (ey güvercinlerin şiirleri)
O bahârın bu işte ferdâsı: (o baharın işte bu yarını)
Kapladı bir derin sükûta yeri (kapladı bir derin sessizliğe yeri)
karlar
Ki hamûşâne dem-be-dem ağlar! (ki sessizce ara sıra ağlar)
Ey uçarken düşüp ölen kelebek,
- Şiiri düzyazıya yaklaştırmışlardır.Anjambmanlı cümleler kullanılmıştır.
… Bir Mersiye
“Sen de gittin; senin de arkandan
ağladım, ağladım harab oldum…
Ne olurdu,gunude-i nisyan,(unutuş uykusu)
geçebilseydi bi-emel bir an,
diyebilseydim: “Ooh kurtuldum!”
Bir Servet-i Fünun Dönemi şiir özelliklerini başlıklar halinde görelim.
ÖLÇÜ
- Aruz ölçüsünü kullanmışlardır.
- Aruzu Türkçeye başarıyla uygulamışlardır.
- Hece ölçüsü yalnızca Tevfik Fikret’in çocuk şiirlerinde kullanılmıştır.
UYAK TÜRÜ
- Uyak anlayışı değişmiş “göz uyağı” yerine “kulak uyağı” anlayışı benimsenmiştir.
DİL VE ÜSLUP
Dil son derece ağır ve süslüdür. Dile, Arapça Farsça ve Fransızcadan yeni sözcük tamlama ve terkipler aktarmışlar; dile o güne değin hiç duyulmamış ve kendi uydurdukları tamlamalar ekleyerek anlaşılması olanaksız yapay bir şiir dili yaratmışlardır. |
NAZIM ŞEKİLLERİ
- Nazım şekillerinde pek çok değişiklik yapılmıştır.
- Divan edebiyatı nazım şekilleri tamamıyla terk edilmiş; Batı edebiyatının “sone” ve “terzarima” biçimleri ile “serbest müstezat” ve “karma” nazım biçimleri kullanılmıştır.
- “Mensur şiir” örneklerine ilk kez bu donemde rastlanmaktır.
Servet-i Fünun Şairleri
1)Tevfik Fikret (1867-1915)
- Servetifünûn Edebiyatının kurucusu, şiir alanındaki en büyük temsilcisidir.
- Şiirde beyit bütünlüğünü kırmış, anlamın bir beyitte tamamlanması geleneğini ortadan kaldırmıştır. Nazmı nesre yaklaştırmıştır.
- Şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanan Tevfik Fikret, aruz ölçüsünü Türkçeye başarılı bir şekilde uygulamıştır.(Diğeri Mehmet Akif)
- Hece ölçüsünü, sadece çocuklar için yazdığı şiirlerde kullanmıştır.
- Divan şiirinin müstezat nazım biçimini değiştirerek “serbest müstezat” biçimini geliştirmiştir.
- Fransız şiirlerinden alınan “sone”yi kullanan ilk şairlerdendir.
- Şiirlerinde “biçim”e önem veren Fikret, “Parnasizm” akımından etkilenmiştir.
- “Manzum hikâye” türünde şiirleri vardır: Balıkçılar, Nesrin, Ramazan Sadakası, Hasta Çocuk.
- Şiirlerinde yabancı sözcük ve tamlamalara çok yer vermiştir. Dil,konuşma bölümlerinde sade; tasvirlerde oldukça ağırdır.
- Divan edebiyatıyla bütün bağlarını koparmış; Batı edebiyatını, özellikle de Fransız edebiyatını örnek almıştır.
- Recaizâde Mahmut Ekrem’in “Güzel olan her şey şiirin konusu olabilir.” anlayışıyla hareket etmiş, hatta şiirin konusunu daha da genişletmiştir.
- Recaizâde ile başlayan resim altı şiir anlayışını devam ettirmiştir (Aveng-i Şühur)
- “Kulak için uyak” anlayışını benimsemiştir.
- Portre-şiir yazma tarzını geliştirmiştir. “Aveng-i Tasvir” adlı şiirinde on iki sanatçımızın tasvir ve tahlilini yapmıştır.
- “Sis” şiirinde İstanbul’un olumsuz yönlerini eleştirmiştir.Bunun üzerine Yahya Kemal “Siste Söyleniş” şiirinde Tevfik Fikret’i eleştirirmiş ve İstanbul’un bütün güzel yanlarını dile getirmiştir.
- Tarih-i Kadim eserinde dine ve tarihe ağır bir şekilde saldırmıştır.
- “Doksan Beşe Doğru” adlı şiirinde İttihat ve Terakki’nin, Meclis-i Mebusan’ı kapatmasına gösterdiği tepkiyi dile getirir.
- “Ferda”da gençlere seslenmiştir.
- “Balıkçılar” adlı şiiri yoksulluğu anlatan manzum hikâye türünde bir şiirdir.
- Han-ı Yağma, Promete, Millet Şarkısı diğer önemli şiirleridir. Gençlere yönelik öğretici şiirleri de vardır.
- Tevfik Fikret’in nesirleri de “Dil ve Edebiyat Yazıları” adıyla kitaplaştırılmıştır.
- Sanat yaşamı üç döneme ayrılır:
Servet-i Fünûn Öncesi(1876-1896)
- Divan edebiyatı anlayışıyla şiir yazdığı dönemdir.
- Muallim Naci’nin etkisiyle şiir yazmıştır.
- Tevfik Fikret, bu şiirlerinde Nazmi mahlasını kullanır.
- Lerziş-i Hazan, Leyl-i Veda, Canan-ı Girizana şiirleri buna örnektir.
Servetifünûn Dönemi (1896-1901)
- Servet-i Fünun’un başına geçtikten sonra yazdığı şiirler bu döneme aittir.
- Tevfik Fikret bu dönemde yalnızlık, karamsarlık,umutsuzluk temalı şiirler yazmıştır..
- Bu dönemde “sanat için sanat” anlayışını benimsemiştir.
- Süha, Gayya-ı Vücud şiirleri bu döneme aittir.
Servetifünûn’dan Sonra (1901-1915)
- Servetifünun topluluğunun dağılmasından sonra yazdığı şiirlerde toplumsal konulara yönelmiştir.
- “Hürriyet” ve “vatan” bu şiirlerinin başlıca temalarıdır.
- Bilim, fen, teknik, insanlık gibi konuları da işlemiştir.
- “Toplum için sanat” anlayışını benimsemiştir, ilk dönem şiirlerindeki bireysel acıma, bu dönemde toplumsal başkaldırıya dönüşür.
- Hasta Çocuk, Vagonda, Verin Zavallılara, Sarhoş, Balıkçılar, Nesrin şiirleri bu döneme ait şiirlerdir.
Eserleri
Rübab-ı Şikeste (Kırık saz): “Kırık saz” anlamına gelmektedir. İlk şiir kitabıdır (1899). Aşk, kahramanlık, aile sevgisi, doğa gibi konuları işlemiştir. Servetifünun tarzındaki şiirleri yer alır.
Rübab’ın Cevabı: Servetifünun Dönemi şiirleri yer almaktadır.
Haluk’un Defteri: Sosyal, ahlaki, milli, duyguları içeren, Oğlu Haluk’un kişiliğinde Türk gençlerine seslenen, öğüt veren bir eserdir. Öğretici yanı ağır basan şiirleri mevcuttur.
Şermin: Hece vezniyle çocuklar için yazdığı şiirleri yer alır. (1915)
Dil ve Edebiyat Yazıları: Dil ve edebiyata dair makale ve kitaplar bu kitapta yer almaktadır.
2)Cenap Şahabettin (1871-1934)
- Asıl mesleği doktorluktur.
- Servetifünun şiirinin Tevfik Fikret’ten sonraki en önemli ismidir.
- Hem şiir hem de düz yazı türlerinde eserleri vardır. Ancak şairlik yanı daha güçlüdür.
- Şiirlerinde müzikaliteye önem vermiştir.
- Bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır. Hece ölçüsünü küçümsemiş, “parmak hesabı” diye nitelendirmiştir.
- Şiirde ahenk unsuruna önem vermiştir.
- Sanat için sanat anlayışıyla hareket etmiştir.
- Şiirlerindeki başlıca temalar “aşk” ve “tabiat”tır. Aşk şiirleri bazen çok romantik bazen de çok maddidir. Servetifünun sanatçıları arasında tabiatı en çok işleyen şairdir.
- Şiirlerinde toplumsal konulara hiç değinmemiş, sadece bireysel konuları işlemiştir.
- “Tablo şiir” yazmıştır. Ona göre şiir, sözcüklerle yapılmış bir resimdir.
- Şiirlerinde çok zengin bir lirizm vardır. Çok renkli ve geniş bir hayal gücüne sahip olan şair, sembolleri sıkça kullanır.
- Şiirlerinde nükteye, söz oyunlarına, zekâ gösterişlerine önem verir.
- Hiç duyulmamış mecaz, imge, teşbih ve istiarelere sıkça yer verir.
- Şiirlerinde Sembolizm ve Parnasizm akımlarından etkilenmiştir.. Türk şiirine Sembolizmi ve Parnasizm’i getiren Cenap Şahabettin’dir.
- Dili oldukça ağır ve sanatlıdır. Arapça, Farsça ve Fransızcadan kimsenin bilmediği sözcükleri kullanmıştır. Berf-i zerrin (altın kar), saat-i semenfam (yasemin renkli saatler), lerze-i rûşen (parlak titreyiş) gibi hiç duyulmamış yeni tamlamalar kullanmıştır.
- Kalem dergisinde Dahhak-ı Mazlum imzasıyla mizahi yazılar yazmıştır.
- “Serbest müstezat” nazım biçimini geliştirerek başarıyla kullanmıştır.
- Şiirlerinde “sone” nazım biçimini de başarılı bir şekilde kullanmıştır.
- “Elhan-ı Şita” en ünlü şiiridir. Kış mevsimini anlatır. Türk edebiyatında doğayı içtenlikle anlatan en önemli şiirlerden biridir. Kış manzaralarından, kar yağışının bıraktığı duyguları, izlenimleri anlatmıştır..
- “Yakazat-ı Leyliye” (gece uyanıklıkları) diğer önemli şiiridir.
- Cenap Şahabettin, dilde sadeleşmeye karşı bir sanatçıdır. Bu yüzden Genç Kalemler dergisindeki sanatçılarla özellikle Ali Canip Yöntem’le birçok tartışmaya girmiştir.
- Cenap Şahabettin, aynı zamanda bir düzyazı ustasıdır. Düz yazılarında dil, şiirlerine göre sadedir.
Eserleri
Şiir: Tamat (gençlik şiirleri)
Özdeyiş: Tiryaki Sözleri (Türk edebiyatında özdeyiş türündeki ilk eserlerdendir.)
Gezi Yazısı: Hac Yolunda, Avrupa Mektupları, Suriye Mektupları, Afak-ı Irak
Makale-Deneme-Sohbet: Evrak-ı Eyyam, Nesr-i Harp, Nesr-i Sulh
Tiyatro: Körebe, Yalan, Küçükbeyler
İnceleme: Shakespeare, Kadı Burhanettin
3)Süleyman Nazif (1869-1927)
- Servetifünun topluluğuna katıldıktan sonra bireysel konuları ele almıştır.Bu dönemde “sanat için sanat” anlayışını benimsemiştir.
- 1908’den sonra ise toplumsal konuları işlemiştir, “toplum için sanat” anlayışını benimsemiştir.
- İtilaf Devletlerinin İstanbul’u işgal etmesi üzerine “Kara Bir Gün” adlı yazısını yayımlar.Bunun üzerine eserinden dolayı Malta’ya sürülmüştür.
- “Daüssıla” şiirinde milli duyguları ve ıstırapları anlatmıştır.
- Malta’da sürgündeyken yazdığı “vatan” konulu şiirleriyle ünlenmiştir.
- Şiirlerinde Namık Kemal’i örnek alan sanatçı, toplumcu bir anlayışa sahiptir.
- Eserlerinde vatan, millet, hürriyet konularını işlemiştir.
- Yergi, nükte ve fıkralarını bir araya getirerek kitaplaştırır. Özellikle yergi türünde ustalaşır.
- Süleyman Nazif, ayrıca Mehmet Akif Ersoy, Fuzuli ve Namık Kemal gibi inceleme kitapları da kaleme alır.
Eserleri
Şiir: Gizli Figanlar, Firak’ı Irak
Şiir-Nesir: Batarya ile Ateş, Malta Geceleri
Makale: Çal Çoban Çal, Malum-ı İlam, Tarihin Yılan Hikâyesi
4)Celal Sahir Erozan (1883 – 1935)
- Celâl Sahir, Servet-i Fünûn’un en genç şairlerindendir. Sanat hayati; “Edebiyat-ı Cedide Dönemi”, “Fecr-i Âtî Şiirleri”, “Türkçülük Dönemi” ve “Cumhuriyet Sonrası” olmak üzere dört evreye ayrılabilir.
- Şiir yazmaya 14 yaşında başlayan Sahir, ilk şiirlerini, İrtikâ, Musavver Fen ve Edep, Pul, Lisan, Mecmua-i Edebiye, Gülşen-i Edep gibi dergilerde yayımladı.
- Servet-i Fünûn edebiyatındaki yazdığı şiirlerinde bireyci bir sanat anlayışına uymuş, sanat için sanat ilkesine bağlı kalmıştır.
- Kadın, aşk, tabiat, hüzün ve melâl, gerçekten kaçıp hayale sığınma, ölüm gibi temaları işlemiştir.
- Şiirlerinde en çok kadın ve aşk temine yer vermiştir. Bu yüzden edebiyatımızda “kadın şairi” olarak bilinmektedir.
- Kadının şiirindeki yeri ve önemini; “Kadınlar olmasa öksüz kalırdı eş’ârım” dizesinde ifade eder.
- Tabiat şiirlerinde, diğer Edebiyat-ı Cedîde şairlerinde sıkça görülen akşam ve gece manzaraları dikkati çeker. Beyaz Gölgeler’deki “Leyâl-i Sâhiriyyet” başlığı altındaki şiirler bu türdendir.
- Dili diğer Servet-i Fünûn şairlerine göre daha sade olan Sahir, Tevfik Fikret ve Cenap gibi şairlerin gölgesinde kalmış, Edebiyat-ı Cedîde içinde bu nedenle fazla öne çıkamamıştır.
- Şair Edebiyat-ı Cedîde döneminde kaleme aldığı şiirlerini Beyaz Gölgeler (1909) adlı kitabında toplamıştır.
- Şair, 1908’den sonra Fecr-i Âtî topluluğuna katılmıştır. Burda da bireyci sanat anlayışıyla eserler kaleme almıştır.
- Fecr-i Ati’den sonra Millî Edebiyat anlayışını benimsemiş, ‘Yeni Lisan’ hareketini desteklemiştir.
- Türkçülük düşüncesini savunan Celal Sahir, bu anlayış doğrultusunda Mehmet Emin’in etkisinde, sade bir dille ve hece vezniyle manzumeler yazmıştır.
- Birinci Dünya Savaşı’nm çıkması üzerine vatan temini işleyen “Gönüllü Türküsü”, “Kafkas Türküsü”, “Köyde Kalanın Türküsü” gibi şiirler kaleme almış, bunlarda Halk şiirinin deyiş ve biçim özelliklerine yaklaşmıştır.
Eserleri
Şiir:Beyaz Gölgeler (1909), Buhran (1909), Siyah Kitap (1912).
Şairin bunların dışında İstanbul İçin Mebus Namzetlerim, Kardeş Sesi, Müntehap Çocuk Şiirleri gibi eserleri bulunmaktadır.
Beyaz Gölgeler
- Kitapta şairin 1898-1900 yılları arasında yazdığı ve büyük bir bölümü Servet-i Fünûn dergisinde yayımlanmış 93 şiir vardır.
- Eser, “Beyaz Gölgeler”, “Leyâl-i Sâhiriyyet”, “Hediye-i Bîdâr”, “Gözler”, “Onlara”, “Sarı, Eflâtun, Siyah” başlıklarıyla altı bölüme ayrılmıştır.
- Bu şiirlerin çoğunda aşk, tabiat ve hayal temaları işlenmiştir.
5)Faik Ali Ozansoy (1876 – 1950)
- Süleyman Nazif’in küçük kardeşidir.
- İlk kitabı Fani Teselliler Hasbihal başlıklı bir ön sözden sonra yedi bölüme ayrılmıştır. Eserde toplamda 58 şiir vardır.Kitabın Hasbihal başlıklı mukaddimesi Abdülhak Hamit’in “Makber Mukaddimesi”ne çok benzetilmiştir.
- Abdülhak Hamit’i “Hasbihal” mukaddimesinde taklit ettiğinden, edebiyatımızda “İkinci Hamit” olarak anılmıştır.
- I.Dünya Savaşı’nda bireysellikten sıyrılarak şiirlerinde yurt sevgisini işlemiştir.
Eserleri
Şiir: Fani Teselliler, Temasil, Elhan-ı Vatan
Oyun: Payitahtın Kapısında, Nedim ve Lale Devri
6)Hüseyin Suat Yalçın (1867 – 1942)
- “Gave-i Zalim”, “Dahhak-ı Zalim” takma isimleriyle siyasi ve sosyal hicivler yazmıştır.Bu yazılarında nükteli, esprili bir dil yapısı vardır.
- 1890’lı yıllardan itibaren şiirlerini Mektep, Malûmat, Mütalâa gibi yenilikçi şairlerin yer aldığı dergilerde yayımlar.
- 1896 yılında Servet-i Fünûn dergisine katılır.Servet-i Fünûn anlayışına uygun ilk şiirlerini Lane-i Melal’ detoplamıştır.
- Bu dönemde özellikle aşk ve kadın temalarını işler.
1908’den sonra Trablusgarb, Balkan ve Birinci Dünya Savaşlarının etkisiyle toplumsal ve tarihsel olaylara yönelmiştir.
Eserleri
Şiir: Lane-i Melal, Gave Destanı
Tiyatro: Kirli Çamaşırlar, Ahrette Bir Gün, Deva-yı Aşk, Kayseri Gülleri, Şehbal yahut İstibdatın Son Perdesi, Yamalar
7)Hüseyin Siret Özsever (1872-1959)
- Servetifünun şairlerinin en lirik olanıdır.
- İlk şiiri “Durdane-i Garam”dır. Şiiri, Sone nazım şekliyle yazmıştır.
- Bireysel duyguları, aşk, doğa, kadın, aile temalarını kendine özgü sade bir dille, aruzun yanında heceyi de kullanarak yansıtır.
- Adıyaman’a sürgüne gönderildikten sonra “Ömer Senih” takma adını kullanmıştır.
Eserleri
Şiir: Leyal-i Girizan, Bağbozumu, Kıvılcımlı Kül, Kargalar (manzum yergiler)
8)Ali Ekrem Bolayır (1867-1937)
- Namık Kemal’in oğludur.
- Türk-Yunan savaşını ele aldığı “Vasiyet” ve “Asker Şarkısı” adlı şiirleri ile büyük yankı uyandırmıştır.
- Ali Ekrem, Servet-i Fünûn dergisinde Ayn Nadir(A. Nadir) takma adını kullanmıştır.
1908’den sonra Servet-i Fünûn bireysel anlayışını terk etmiş; toplumsal ve siyasal sorunlara, milli duygulara yönelmiştir.”Ordunun Defteri” (nazım-nesir), “Kaside-i Askeriye”, “Ruh-ı Kemal”,”Ana Vatan” şiir kitapları şairin 1908 sonrasında basılan toplumsal düşünceli ve milli duyguları işleyen şiirleridir.
- Şair, eser yazmayı Cumhuriyet’ten sonra da yazmayı sürdürmüştür. Bu dönemde yazdığı eserleri “Şiir Demeti”, “Vicdan Alevleri” kitaplarında toplamıştır.
Eserleri
Şiir: Zilal-i İlham, Ordunun Defteri (nazım-nesir), Kaside-i Askeriye, Ruh-ı Kemal,Ana Vatan, Şiir Demeti, Vicdan Alevleri
Oyun: Baria, Sultan Selim
İnceleme: Edebi Meslekler, Namık Kemal
Servet-i Fünun Döneminde Şiir yazımız burada sona ermiştir.
Servet-i Fünun Döneminde Şiir konusuyla ilgili ek çalışma için tıklayınız.