Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı
Ders Sarayının sizler için hazırladığı Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı yazısına hoş geldiniz. Konu anlatımı yazımızda Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu üzerinde ciddi etkileri olan edebiyatçılarımızdan Ahmet Vefik Paşa, Şemsettin Sami, Şinasi, Namık Kemal, Recaizade Mahmut Ekrem, Ahmet Mithat Efendi ve Ebuzziya Tevfik, eserleri, etkilendikleri akımlar ve diğer önemli özellikleri ile ele alınacak.
Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı yazımızı okumadan önce, Tiyatro Türü Kapsamlı Konu Anlatımı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz. Haydi başlayalım.
TANZİMAT DÖNEMİ TÜRK TİYATROSU
Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Genel Özellikleri
- Batılı anlamda ilk tiyatro örnekleri bu dönemde verilmiştir.
- Türk edebiyatında Batılı anlamda ilk tiyatro eseri Şinasi nin yazdığı “Şair Evlenmesi” adlı eserdir.
- Türk edebiyatındaki sahnelenen ilk tiyatro eseri Namık Kemal’in yazdığı “Vatan yahut Silistre” adlı eserdir.
- Bu dönem tiyatro çalışmaları telif, tercüme ve adaptasyon olmak üzere üç grupta toplanabilir.
- Ahmet Vefik Paşa, Moliere’nin tiyatro eserlerinin çoğunu adapte etmiştir.
- Klasisizm ve Romantizm akımın etkisiyle eserler kaleme alınmıştır. Şinasi, Ahmet Vefik Paşa Klasisizm; Namık Kemal, Şemsettin Sami ve Abdülhak Hamit Tarhan Romantizm akımından etkilenmiştir.
- Tanzimat tiyatrosunda daha çok komedi türünde eserler yazılmış ve oynanmıştır.
- Tanzimat 1. Dönem tiyatrosunda dil sade ve anlaşılırken; Tanzimat 2. Dönemde dil ağır ve süslüdür.
- Birinci Dönem Tanzimatçıların tiyatro eserleri sahnelenmeye uygunken; İkinci Dönem Tanzimatçıların tiyatro eserleri sahnelenmek için değil daha çok okunmak için yazılmıştır.
- Tiyatro eserlerinde üç birlik kuralına uyulur. Ancak Tanzimat’ın ikinci döneminde Abdülhak Hamit’in tiyatroları bu yargının dışındadır.
- Tiyatro eserlerinde iyiler çok iyi, kötüler çok kötüdür. Eserler, öğütle biter. İyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır.
- Bu dönem tiyatrosu Batı tiyatrosunun etkisi altındadır. Özellikle Shakespeare ve Moliere, tiyatro yazarlarımızın taklit ettikleri büyük ustalardır.
- Tanzimat tiyatrosunda aile, gelenek, görenek, vatan gibi konular işlenmiştir.
Konu- Tema | İşlendiği Eserler |
Tarih | Tarık, Eşber,Siyavuş |
İslam Birliği | Celaleddin Harzemşah |
Vatan Aşkı | Vatan yahut Silistre |
Egzotizm | Kara Bela, Duhter-i Hindu |
Görücü Usulü Evlilik ve Aile Baskısına Eleştiri | Şair Evlenmesi, Zavallı Çocuk, İçli Kız |
Azınlıkların Hayatı | Seydi Yahya, Çerkez Özdenler |
Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı yazımız Tanzimat Dönemi edebiyatçıları ile devam ediyor.
1) Ahmet Vefik Paşa (1823-1891)
- Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden biri olan Ahmet Vefik Paşa aynı zamanda bir devlet adamıdır.
- Ahmet Vefik Paşa, sağlam kurgulu, Türkçesi mükemmel eserler vermiştir. Bu eserlerin oynanması tiyatroya rağbeti artırmıştır.
- Batı kültürü almış, Fransa’da eğitim görmüştür. Oradayken Batı tiyatrosunu kaynağından öğrenmeye fırsat ve imkan bulabilmiştir.
- Sanatçı, Moliere’den beş tiyatro uyarlamış, daha sonra bu oyunları Bursa’da sahneye koymaya başlayınca onun daha başka oyunlarını da tercüme ve adapte yoluyla aktarmıştır.
- Moliere’den yaptığı tercüme ve adaptasyonlardan oluşan on altı piyesi “Moliere Tercümesi” adıyla bir ciltte toplamış ve Bursa’da yayımlamıştır.
- Bursa valisiyken bir tiyatro binası yaptırmış, Türk halkında tiyatro algısının gelişmesi adına birtakım girişimlerde bulunmuş, tiyatroda dekor, sahne, oyuncu gibi ana unsurlara eğilerek Türk tiyatrosunun bu ana unsurlar açısından eksiklerini gidermeye çalışmıştır.
- Türkçü bir anlayışa sahiptir. Türkçülük konusunda aydınlara rol model olmuştur.
- Dil ve tarih alanlarına ilişkin eserler de kaleme almıştır.
- Klasisizm akımından etkilenmiştir.
- İlk adapte çalışması “Zor Nikah” adlı eserdir. Zor Nikah, edebiyatımızdaki ilk tiyatro çevirisidir.
- İlk çevirisi, Yusuf Kamil Paşa tarafından yapılan Telemak adlı eseri daha sade ve edebi bir dille Türkçeye yeniden kazandırmıştır.
Eserleri
Sözlük
Lehçe-i Osmanî: Sözlük çalışmasıdır. Bu eserde “Türk” kavramı üzerinde durmuştur.Türkçeden Türkçeye yapılan ilk sözlük çalışmasıdır.
Atalar Sözü-Türki Durub-ı Emsal: Atasözleri ve halk deyimlerinden oluşur. Eserin adını daha sonra “Müntehabat-ı Durub-ı Emsal-Atalar Sözü”ne çevirir.
Tarih
Şecere-i Türk:Ebulgazi Bahadır Han’dan çevirdiği eseridir. Orta Asya tarihini anlatır.
Fezleke-i Tarih-i Osmanî: Ortaokul öğrencileri için hazırlanan tarih kitabıdır.
Hikmet-i Tarih: Darülfünun’da verdiği tarih felsefesi derslerinin notlarından oluşur.
Salname: Osmnalı yöneticilerini isim olarak tanıtan çalışmadır.
Tiyatro: Don Civani, Dudu Kuşları, Adamcıl, Azarya, Merakî, Yorgaki Dandini, Zor Nikâh, Kocalar Mektebi, Kadınlar Mektebi, Tartüffe, Zoraki Tabip
Roman Çevirisi: Telamaque
2) Şemsettin Sami (1850-1904)
- Şemsettin Sami, Romantizm akımından etkilenmiştir.
- Toplum için sanat anlayışıyla eserler kaleme almıştır.
Şemsettin Sami Eserleri
Tiyatro
Gave: Konusunu Şehname’den alan bir oyundur.
Besa yahut ahde Vefa
- Yemini için oğlunu öldürmek zorunda kalan bir babanın trajedisi ele alınmıştır.
- Şemsettin Sami ‘nin bu eserinde, Eserin adında geçen “besa” Arnavutlar için çok önemli olan ve gereklerinin yerine getirilmesi zaruri olan meşhur bir yemin türüdür.
Seydi Yahya: Şemsettin Sami ‘nin konusunu Endülüs tarihinden alan bir oyundur.
3) Şinasi (1826-1871)
- Şinasi, Klasisizm akımından etkilenmiştir.
- Tiyatroyu halkı eğitmek için bir araç olarak görmüştür.
- Tiyatrosunda görücü usulü evlilik konusunu işlemiştir.
- Sade anlaşılır bir dille yazmıştır.
Şinasi Eserleri
Şair Evlenmesi
- Türk edebiyatında Batılı anlamda yazılmış ilk tiyatro eserdir.
- 1860 yılında Şinasi bu eserini iki perde olarak tasarlamıştır.
- Daha sonra eserinin ilk perdesini çıkarmış ve tek perde halinde Tercüman-ı Ahvâl gazetesinde tefrika etmiştir.
- Şinasi eseri 1860’ta yazmış fakat eser 1908’de ancak sahnelenebilmiştir.
- Eserin sonunda “lisân-ı avâm üzre kaleme alındı” ifadesine yer verilmiştir, bu ifade Şinasi’nin halk dilinden yana olduğunu göstermektedir.
- Eserin konusu ve kahramanları halk yaşamından seçilmiştir.
- Şair Evlenmesi’nde konu sosyal bir eleştiri üzerine kurulmuştur.
- Görücü usulü evlilik olgusu alaycı ve eleştirel bir üslupla ele alınmıştır. Eser bu yönüyle bir töre komedisidir.
- Eserde rastlanan bazı olaylar ve motifler Şinasi ‘nin bu eserinde özellikle Moliere’den etkilendiğini göstermektedir.
- Şair Evlenmesi’nde Zoraki Tabip ve Cimri adlı eserlerden bazı izler söz konusudur.
- Eserde yer yer orta oyunu etkisi vardır.
- Şinasi, bu eserde sık sık atasözü ve halk söyleyişlerine yer verilmiştir.
- Şair Evlenmesi için Batı tarzı komedi ve orta oyununun sentezidir denilebilir.
- Oyunun Karakterleri: Şair Müştak Bey, Kumru Hanım, Ziba Dudu, Hikmet Efendi, Sakine Hanım, Habbe Kadın, Ebullaklaka, Batak Ese-Atak Köse
4) Namık Kemal (1840-1888)
- Namık Kemal’in en çok eser verdiği tür, tiyatrodur.
- 6 tiyatro oyunu kaleme almıştır.
- Namık Kemal en sevdiği türün tiyatro olduğunu söylemiştir.
- Namık Kemal’e göre tiyatro “en faydalı eğlence“dir.
- Namık Kemal’in tiyatrosu, belli bir tezin işlendiği bir dava tiyatrosu mahiyetindedir.
- Tiyatrodan sosyal fayda bekler ve halkın terbiyesinde tiyatroya görev yükler.
- Namık Kemal tiyatrolarında vatan sevgisini ve sosyal konuları işlemiştir.
- Namık Kemal, Celal Mukaddimesinde ilk defa “tiyatro” türü üzerinde detaylıca durmuştur.
- Romantizm akımından etkilenmiştir.
- Ona göre “tiyatro cihanın aynıdır.” Ona göre “tiyatro ahlâk ve lisân mektebidir.”
- Fransız klasik tiyatro yazarlarını da tanımakla beraber daha çok romantik dram türünü tercih eden Namık Kemal’in sevdiği yazarlar arasında daha ziyade Shakespeare, Hugo ve Corneille vardır.
- Hugo’nun aynı zamanda Romantizm’in beyannamesi olarak kabul edilen ünlü “Cromwell” adlı eserinin ön sözüne bir nazire gibi kaleme aldığı Celâl Mukaddimesi’nde tiyatroyu “edebiyatın en büyük kısmı” saymıştır.
Eserleri
Vatan Yahut Silistre (1873)
- Namık Kemal’in en tanınmış eseridir.
- Namık Kemal’in tiyatro türündeki ilk eseridir.
- Türk edebiyatında daha çok “Batılı anlamda sahnelenen” ilk oyun olarak değerlendirilmiştir.
- Eser dört perdeden meydana gelmektedir.
- Eserde vatanperverlik ve kahramanlık duyguları işlenmiştir.
- Eserin konusu; 1853 Osmanlı-Rus Savaşında gönüllü olarak cepheye giden sevgilisinin ardından cephede onunla beraber bulunmak ve onunla aynı kaderi paylaşmak için erkek kılığına girip Silistre savunmasına katılan genç bir kız ile bir adamın aşkı etrafında gelişerek, bu genç ile Türk askerlerinin canlarını hiçe sayarak vatan uğrunda gösterdiği kahramanlık ve fedakarlığı canlandırır.
- Oyunun başkarakterleri Zekiye, İslam Bey, Abdullah Çavuş ve Sıtkı Bey’dir.
- 1873 yılında “Gedikpaşa Osmanlı Tiyatrosu”nda sahnelenmiştir.
- Oyun sahnelendikten sonra seyirciler bu coşku ile Namık Kemal’in o dönemde çalıştığı gazete olan İbret gazetesinin önüne gelerek Namık Kemal’i görmek istemişlerdir. Namık Kemal’i orada bulamayınca tüm kalabalık adına Namık Kemal’e bir mektup bırakılmıştır. Seyircilerin bıraktığı bu mektup iki gün sonra ibret gazetesinde yayımlanmıştır. Bu yayının ardından İbret gazetesi süresiz olarak kapatılmış ve bu gazetenin dört önemli ismi olan Ebüzziya Tevfik, Namık Kemal, Nuri Bey ve Hakkı Bey Magosa’ya sürgüne gönderilmiştir.
- Vatan Yahut Silistre; tiyatro tekniği, tipler ve üslup bakımından romantik tiyatro bağlamında ele alınmaktadır.
- Oyunun kahramanları tek boyutlu olarak anlatılmıştır. Yani iyiler hep iyi kötüler hep kötüdür.
Gülnihal (1875)
- Namık Kemal’in ikinci tiyatro eseridir.
- Oyunun asıl adı Râz-ı Dil(gönüldeki sır) iken sansür kurulu tarafından Gülnihal’e çevrilmiştir.
- Vatan yahut Silistre’nin oynanması sırasında ortaya çıkan olaylar nedeniyle hemen sahneye konulamamıştır.
- Beş perdelik bir piyestir.
- Oyunun esas konusu, zalim bir yöneticiye karşı girişilen halk hareketidir.
- Oyunun başkarakteri zalim yönetici Kaplan Paşa’dır.
- Olayın geçtiği zaman Tanzimat öncesidir.
- Eserin dili sade bir yapıya sahiptir.
Âkif Bey (1874)
- Namık Kemal’in Vatan yahut Silistre adlı piyesinin oynanması dolayısıyla çıkan hadiseler üzerine sürgüne giderken vapurda tasarlayıp Magosa zindanında tamamladığı eseridir.
- Beş perdelik bir dramdır.
- Eserin konusunu; Yunan isyanı, Navarin baskını ve Kırım Savaşı oluşturmaktadır.
- İçinde aruz ve hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerde vardır.
- Deniz savaşlarının yer tuttuğu oyunda vakayı, Kırım Harbi sırasında çok sevdiği karısını bırakarak kendisini bekleyen vatan görevine koşmakta tereddüt etmeyen bir bahriye zabiti Akif Bey’in vatanperverliği ile karısı Dilrüba’nın sadakatsizliği oluşturmaktadır.
- Tiyatro tekniğine uygun bir eserdir.
- Birbirine zıt karakterlerin davranışları üzerine kurulmuştur.
- Hatipçe konuşmalar da yer almaktadır.
Kara Bela (1908)
- Beş perde halinde kaleme alınmıştır.
- Eserin konusu Hint tarihinden alınmıştır.
- Harem ağalarının entrikaları üzerine kurulu olan bir dramdır.
- Vak’a Babürlüler Devleti’nin sarayında geçmektedir.
- Oyunun iki ana karakteri Behrever Banu ve Mirza Hüsrev’dir.
- Namık Kemal’in en zayıf eseri olarak kabul edilmiştir.
- Namık Kemal’in sağlığında basılmamış tek eseridir.
- İlk defa II. Meşrutiyet yıllarında yayımlanabilmiştir.
Zavallı Çocuk (1873)
- Üç perdelik bir trajedidir.
- Gençlerin aile baskısıyla evlendirilmeleri ve hazin sonları işlenmiştir.
- Oyunun iki ana karakteri, Şefika ve Ata’dır.
- 18. yüzyıl Avrupa romantik edebiyatlarında birçok örneği görülen “verem edebiyatı” ile “intihar edebiyatı” kavramlarını Türk edebiyatında işleyen ilk eserlerdendir.
- Victor Hugo’nun Hernani adlı dramının sonu ile Zavallı Çocuk’un sonu arasında önemli benzerlikler mevcuttur.
- Zavallı Çocuk (Namık Kemal), İçli Kız (Abdülhak Hamit Tarhan), Vuslat (Recaizade Mahmut Ekrem); bu üç önemli tiyatro oyunu yapısal, ve içerik olarak birbirine oldukça benzemektedir.
- Eserde genç bir kızın, annesinin gözettiği maddi menfaatler uğruna ,sevdiği genç erkek yerine, istemediği zengin biriyle evlendirilmesinden doğan felaketler gösterilir.
Celâleddin Harzemşah (1885)
- Namık Kemal’in üzerinde en fazla çalıştığı eseridir.
- Namık Kemal’in en uzun oyunudur.
- 15 perdeden oluşan bir dramdır.
- İslam alemini tehdit eden Moğol tehlikesine karşı Harzemşahlar Devleti’nin son hükümdarı olan Celâleddin Harzemşah’ın Moğollara karşı giriştiği mücadeleleri anlatılmıştır.
- Eser oynanmak için değil okunmak için yazılmıştır.
- Oyunun en az kendisi kadar meşhur olan bir de mukaddimesi vardır: Mukâddime-î Celâl
5) Recaizade Mahmut Ekrem (1847-1914)
- Ekrem tiyatro türünde de eserler kaleme almıştır.
- Afife Anjelik ile Atala Batı kaynaklı tiyatro eserlerdir.
- İlk telif piyesi Vuslat’ı, Namık Kemal’in Zavallı Çocuk’unun etkisi ile kaleme almıştır.
- “Çok Bilen Çok Yanılır” ise, Binbir Gündüz hikâyelerinden esinlenerek kaleme alınmış bir komedidir.
Eserleri
Afife Anjelik
- Yazarın ilk tiyatro eserdir.
- Ekrem, eserinin Türk edebiyatındaki ilk romantik dram olduğunu söylemiştir.
- Dört perdeden oluşmaktadır.
- Ekrem, Afife Anjelik’te kocasının yokluğu sırasında uşağının saldırılarına karşı direnmiş genç bir kadının hikâyesini anlatmıştır.
Atala
- Fransız romantiklerinden Chateaubriand’ın aynı isimli romanının tiyatroya uyarlanmış biçimidir.
- Türk edebiyatında romandan tiyatroya çevrilmiş ilk eserdir.
- Eserde medeniyetsiz Amerikan yerlilerinin içine giren iki beyaz gencin karşılıklı duyguları ve inançları romantik bir duyarlıkla anlatılmıştır.
Çok bilen Çok Yanılır
- Komedi türünde yazılmış bir eserdir.
- Sanatçı bu eserinin konusunu Binbir Gündüz Hikâyeleri’nden almıştır.
- Eser dört perdeden oluşmaktadır.
- Eserde, kendi kazdığı kuyuya yine kendisi düşen Maraş kadısı Azmi Efendi’nin serüvenini anlatır.
- Eserin ön sözünde tiyatroyla ilgili görüşlerini anlatmıştır.
Vuslat
- Vuslat’ın ön sözünde Recaizâde Mahmut Ekrem, tiyatro türünde gücünü göstermek için, kendine millî bir tiyatro yazması gerektiği söylendiğini ve bu öneriye uyup bir millî tiyatro denemesi olarak Vuslat’ı yazdığını belirtmiştir
- Namık Kemal’in eseri olan “Zavallı Çocuk ” adlı tiyatro eserinin etkisinde kaldığı görülür.
- Vuslat’ta aşk konusu işlenir. İstanbul’un bilinen ailelerinden Tevfik Efendi’nin oğlu Muhsin Bey ile küçük yaşta konağa besleme olarak alınan Vuslat’ın birbirini sevmesi anlatılır.
6) Ahmet Mithat Efendi (1844-1912)
- Hemen hemen her alanda eser veren sanatçı tiyatro türünde de eser kaleme almıştır. Okuyucularına okuma zevki vermek ve kültürü yaymak için her yazı türünden faydalanmıştır.
- Toplam yedi tiyatro eseri vardır: Eyvah, Açık Baş, Ahz-ı Sâr, Yahut Avrupa’nın Eski Medeniyeti, Hükm-i Dil, Çengi yahut Dâniş Çelebi, Siyavuş, Çerkes Özdenler,
- Mithat Efendi, tiyatro tarihiyle ilgili yazılar yazmış, tiyatro binaları hakkında bilgiler vermiş, Corneille’nin “La Cid” adlı eserini özet olarak Türkçeye çevirmiştir.
- “Eyvah” adlı piyesinde evlilik konusunu ele alır.İki evli Meftun Bey’in acıklı macerası anlatılır.
- “Çengi yahut Dâniş Çelebi” eseri, müzikli bir tiyatro eserdir. Eserdeki şarkıların sözlerini Muallim Naci yazmıştır. Üç perdelik milli bir oyundur.
- “Açık Baş” eseri, dört perdelik bir komedidir. Genç karısına kendini sevdirmeye çalışan ihtiyar bir koca, ihtiyar kocasını aldatmaya çalışan genç bir kadın, bunların kaderlerini büyü ile değiştirme gayretleri eserde anlatılır.
7) Ebuzziya Tevfik (1848-1913)
- İlk eseri olan “Ecel-i Kaza” aynı zamanda Türk halkının karşısında oynanan ilk Türkçe telif oyun olma özelliğini taşır.
- Eser devrinde oldukça beğenilmiş hatta Direktör Ali Bey tarafından Diyojen’De yayımlanan bir yazıda Shakespeare’nin “Romeo ve Juliet”iyle karşılaştıracak kadar ileri gitmiştir.
- Konusu Erzurum’da geçen bu trajedide araya kan davasının karıştığı aşk ve evlilik konusu işlenir.
- Sanatçının tiyatro alanındaki ikinci eseri “Habibe yahut Semâhat-ı Aşk”tır. Victor Hugo’nun “Padove” adlı piyesinden uyarlamadır.
Ders Sarayının sizler için hazırladığı Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı yazısı sona erdi. Konu anlatımı yazımızda Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu üzerinde ciddi etkileri olan edebiyatçılarımızdan Ahmet Vefik Paşa, Şemsettin Sami, Şinasi, Namık Kemal, Recaizade Mahmut Ekrem, Ahmet Mithat Efendi, Ahmet Mithat Efendi ve Ebuzziya Tevfik, eserleri, etkilendikleri akımlar ve diğer önemli özellikleri ele alındı. Sitemizdeki diğer Türk Dili ve Edebiyatı dersi konu anlatımı yazıları için Türk Dili ve Edebiyatı sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
Sosyal medya hesaplarımızı ve mail adresimizi kullanarak bizi her platformda takip edebilir, bize görüşlerinizi, soru – sorun ve önerilerinizi iletebilirsiniz.
Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere. İyi çalışmalar. 😎
Yasal Uyarı: Yayınlanan içeriğin ve diğer içeriklerin bütün fikri ve mülki hakları https://www.derssarayi.com/ ” a aittir. Kaynak gösterilse dahi içeriğin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan yazının bir bölümü, alıntılanan yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.